Sosyal Devlet ve Devletçilik

  • Anayasa değişecek.
  1. Öncelikle seçim sistemi değişecek. Partiler oligarşisinin ve cemaatlerin dayattığı kişiler yerine halkın içinden, halkın tabanından kişilerin seçimi sağlanacak. Bunu sağlamak için en yetkin siyaset bilimcilerinden oluşan bir kurul oluşturulacak.
  2. Gerçek anlamda bir demokrasi gelecek. Bunun için öncelikle “Adalet” sorununa kökten çözüm getirilecek. Yargının tam bağımsızlığı bir yana, dünyada lafı edilen fakat bir türlü uygulanmayan “Hukukun Üstünlüğü” ilkesi ilk kez bu ülkede hayata geçirilecek ve böylece gerçek demokrasi sağlanacak. “Kuvvetler Ayrılığı” ilkesi, öncelikle çift meclisli bir parlamento uygulamasıyla gerçekleşecek . Yasama Meclis’inin yanısıra yine hukuk alanında yasalar çıkarma yetkisine sahip fakat asıl görevi yasama meclisini denetlemek olan tamamı hukukçulardan oluşacak bir senato kurulacak. Senatör olacak bu hukukçuları halk seçmeyecek; hukuk fakültesi diploması alanlar seçecekler; adayları da yine hukukçular belirleyecekler. Burada barolar ve barolar birliği düzenleyici rol oynayacaktır.
  3. Adalet ve İçişleri bakanını Senato seçecektir. Senato istediği zaman seçtiği bakanları değiştirme yetkisine sahip olacaktır.
  4. Bütün yasalarda son söz Senatonun olacaktır. Mecliste kabul edilen yasa Senato’ya gelecek, onay görmezse gerekçesiyle meclise iade edilecek.
  5. Herhangi bir savcı, cumhurbaşkanı hakkında soruşturma açabilecek. Ancak dokunulmazlıkları olsun olmasın dava Senato üst kurulunda görülecek. Karar senatonun oyuyla kabul ya da red edilecektir.
  6. Beş ya da on yıl avukatlık yapanlar belirlenecek koşullar çerçevesinde savcı ya da yargıç olabilecekler.
  7. Siyasetin dışında kalması gereken Ünivesite, TRT gibi devlet kuruluşları “Özerk” olacak.
  8. Yine aynı şekilde Danıştay, Sayıştay, Merkez Bankası, Devlet İstatistik Kurumu özerk olacak.
  9. Valiler seçimle gelecekler ve valiler aynı zamanda belediye başkanı olacaklar. Nüfusu düşük ilçelerin ve beldelerin belediye ve idari amirliklerine vali/belediye başkanları atama yapacaklar. Fakat atayacakları kişiler iktisat, maliye, işletme, siyasal bilgiler gibi fakülte mezunlarından olacak ki onlar okullarını bitirdiklerinde staj görecekler, ardından küçük beldelerin yönetimine atanacaklar ve başarılarına göre daha büyük beldelere ilçelere atanacaklar. Vali/belediye başkanlığı seçimlerine ancak on yıl sonra yalnız onlar aday olabilecekler.
  10. Tarikatçilik, mezhepçilik, dincilik yasaklanacaktır. Camilerde vaaz kaldırılacaktır. Taraftarlık yaratmaya dönük dinsel telkin ve çalışmalar yasaklanacaktır. Kur’an kursları yasaklanacaktır. Kur’an kurslarında “laiklik karşıtı” hocalık yapanlar saptanıp yargılanacaklardır. Laiklik karşıtlarının bütünü vatan hainliği bağlamında yargılanacaklardır. Çünkü Osmanlıdan bu yana emperyalistlerin ülke üzerindeki emellerinin gerçekleşmesinde dinci örgütler sinsice çaba göstermişler ve etkin olmuşlardır.
  11. Misyonerlik vatan hainliği kapsamında yasaklanacaktır. Yine aynı bağlamda Masonluk, Lions ve Rotary kulüpleri yasaklanacaktır.
  12. Dinci örgütler ülkenin en zeki yoksul çocuklarını eğitim amacıyla ele geçirip eğittikleri ve müritlerini bu yolla elde ettikleri için bu müridlerin üniversitelere girmelerinin ve devlet dairelerine yuvalanmalarının önüne geçilecektir. Bu nedenle sınava gireceklerin bu tür dinci kuruluşlarla bir ilişkilerinin olup olmadığı araştırılacak.
  1. Devletleştirme Gerçekleştirilecek.
  1. Toprak reformu yapılacak. Haksızlık üzerine el konulan birçok Anadolu toprağı gerek miras gerek satış yoluyla yıllar içinde el değiştirdiği için, yeni sahiplerini mağdur etmemek açısından sadece Toprak reformu anlayışında değişime gidilecektir. Anlayış şu olacaktır: “Kooperatif Toprakları Yasası”. Böylece meralar, ormanlar, göller, madenler, devlete ait tüm araziler Devlet Kooperatifi olarak işletilecektir. İsteyen topraksız üreticiler, çiftçiler bu kooperatiflere katılabileceklerdir. Topraklı olan çiftçiler kooperatif haklarından yararlanmak isterlerse kendi toprakları yine kendi hesaplarında kalmak üzere Kooperatife katılacaklardır. Katılanlar kooperatifin tüm imkânlarından yararlarlanırlarken kooperatif uygulamalarına uymak zorunda kalacaklardır.
  2. Planlı tarım yapılacaktır. Tarım sigortası kanununu çıkarılacak, ürününü doğal afetlerde kaybedenlere ya da ürünü para etmeyenlere zararları ödenecektir. Sigorta devlet kapsamında olacak ve aslında çiftçiler bu sigorta sayesinde kendi paralarıyla birbirlerini desteklemiş olacaklardır.
  3. Bu çerçeve içinde hayvancılıkta aile işletmeciliği teşvik edilecektir.
  4. Anadolu topraklarının tamamı zehirden arındırılacaktır.
  5. GDO’lu ürünlerin üretemini ve satışı kademeli olarak azaltılacak, beş yıl içinde bütünüyle ortadan kaldırılacak.
  6. Anadolu kaynaklı domates, biber gibi sebze ve meyve tohumlarının ekimi akıllı seralarda fakat sürülebilir doğal ortamlarında sağlanacak. (Yeni tip seralar).
  7. Aracılar kaldırılacak, kooperatiflerle doğrudan satışın olanaklarını gerçekleştirilecek ya da kooperatif mağazaları açılacak.
  8. Satışta olan tüm gıda ürünleri laboratuvar denetiminden geçirilecek.
  9. Kesinlikle piyasa kontrolleri sağlanacak. Gerekirse ürünlere sabit fiyat uygulanacak.
  10. Parayla para kazanmanın önünü kesilecek, bankalar devletleştirilecek. Finans sektörü ortadan kaldırılacak borsa kapatılacak.
  11. Madenlerin işletme hakkı devletin olacak.
  12. Demiryolları yapımı ve işletmeciliği devletin yükümlülüğünde olacak.
  13. Deniz yolları ulaşımı ve taşımacılığı özel teşebbüsle birlikte aynı zamanda devletin de yükümlülüğünde olacak.
  14. Karayolları yapımı devletin işi olacak. Köprüler barajlar devlet eliyle yapılacak. Hiçbir yoldan, köprüden geçiş ücreti alınmayacak.
  15. Sit alanları 1980 öncesi konumuna getirilecek. 1980 öncesi sit alanları kanununa aykırı tüm yapılar makul bir süre tanınarak ortadan kaldırılacak.
  16. 1980 öncesi orman alanlarındaki yapılaşmaların tamamı geçersiz ilan edilecek, o topraklar orman alanı olarak sayılacak ve yeniden ağaçlandırılacak.
  17. Orman yangınlarının sonu getirilecek. Ortadoğu ülkeleriyle ve tüm komşu ülkelerle birlikte dünyanın en büyük yangın söndürme filosunun oluşumu sağlanacak ülkenin ve komşu ülkelerin dört bir yanına uçakların hesaplı bir şekilde konuşlanması sağlanacak. Orman yangınlarıyla ilgili olarak uçak prototipinin geliştirilip fabrikasının kurulması yolları araştırılacak.
  18. Ağaçlandırma Genel Müdürlüğü bütçesini dünya bankasının katkılarıyla arttıracak ve bir hesaplamayla 1950’lerden bu yana yanan yakılan ne kadar ağaç varsa o alanlara ağaç dikimi sağlanacak.
  19. Her ağaç yargının korumasında olacaktır. Hapis ya da para cezası yerine ağaçlandırmada çalıştırma cezası getirilebilir. Orman yakanlar yöre halkından oluşan bir jürinin katılımıyla kasıtlı olup olmadığına göre yargılanacaklar. Kasıtlı yakanlar ömür boyu ağaçlandırma hizmetlerinde karın tokluğuna çalıştırılabilicekler. Kasıtsız yakanlar söz gelimi beş on yıl gibi ücretsiz ağaçlandırma yapacaklar.
  20. Özel teşebbüsün yanı sıra devlet olarak içki ve sigara üretimine geçilecek. Dünyanın en ucuz ve kaliteli içki ve sigarasını üretip ihracat yolları araştırılacak. Halk parasını düşünmeden içebilecek. Zararı kendi sorunları olacak.
  21. Eğitim bütünüyle devletleştirilecek.(bkz. Eğitim Reformu)
  1. Sanayileşme çağdaş seviyeye ulaştırılacak.
  1. Sanayi Bakanlığına bağlı “Araştırma ve Geliştirme Genel Müdürlüğü” kurulacak, bütçesi bakanlığa bağlı olmaksızın meclis kararıyla saptanacak.
  2. Organize Sanayi bölgelerinin kapasiteleri, yaratıcılıkları, sanayi atılımına olası katkıları, ağır sanayi ve elektronik sanayi bakımından potansiyelleri saptanacak yapılması gerekenlerin dökümü çıkarılacaktır.
  3. Düzlüklerde, verimli ovalardaki sanayi bölgelerinin daha havadar, engebeli ve kıraç yerlere taşınma konusunda planlamaları yapılacak. Uygun, masrafsız ve üretkenlik göz önünde bulundurularak taşınmaları gerçekleştirilecek.
  4. Meslek okullarının sanayi bölgelerinin gürültüsünden uzak ancak görünür aralıktaki yerlere kurulması sağlanacak. 
  5. Kendi ülkemizde eğitimi mümkün olmayan alanlarda eğitim görmek üzere yabancı ülkelere, devlet bursuyla, dil bilen ve yüksek puan alan öğrenciler gönderilecektir. Burs sözleşme karşılığında verilecektir.
  6. Sanayileşme olduğu gibi doğuya kaydırılacak. Batıdaki fabrikaların doğuya taşınmasının yolları araştırılacak ve gerçekleştirilecek. Oradaki her üretim biriminin ürünlerinin demiryollarıyla limanlara taşınması üreticilerin ve demiryolları genel müdürlüklerinin birlikte yaptıkları hesaplamalarla en ucuz şekilde gerçekleştirilecek. Doğuda demiryolu taşımacılğı karayolları taşımacılığının önüne geçecektir. Daha sonra tüm ülkede demiryolları karayollarının önüne geçecektir.
  7. Marmara, Ege, akdeniz ve Karadeniz’de sanayi tesisi kurulamayacak, mevcut sanayi tesisleri planlı bir zamanlamayla doğuya kaydırılacak.
  1. Eğitim reformu yapılacak, öğrenciler tam gün eğitim göreceklerdir.
  1. Okullar laboratuvarları, gösteri amaçlı salonları, kapalı açık spor alanları ve eğitimi güçlendirecek daha bir çok aktivitesiyle çocukların ayrılmak istemeyecekleri, özleyecekleri, unutamayacakları yerler olacaktır.
  2. Eğitimde birlik ve eşitlik mutlak olarak sağlanacak. Hakkârinin bir köyündeki ilkokulla İstanbul’un en gözde semtindeki ilkokul aynı eğitimi verecek. Bu nasıl sağlanacak? Oralarda öğretmen lojmanları yapılacak. Lojmanlarla birlikte spor salonları ve her türden sosyal tesis gerçekleştirilecek. Öğretmenlere yaz aylarında tatillerini ücretsiz yapma imkanları verilecek. Ücretleri yöre tercihlerine göre saptanacak. Devletin konut yapımlarında onlara bölge ve semt seçimlerinde öncelik tanınacak ve onlara daha birçok imkan sağlanacak. Gerçekte oraları çok yakın bir zamanda da mahrumiyet bölgeleri olmak bir yana aranılan yaşanılası yerler olacak.
  3. Okullar genelde ulaşımı sorunsuz kent dışı geniş alanlarda kurulacaklardır. Yemek salonları olacak ancak yemekler sefer taslarıyla evlerden getirilecek. Okullarda kantin olmayacak.
  4. Öğretmenlerin düzeyi gerek kişilik yönünden, gerekse eğitim yönünden istenilen seviyede olacak. Üç yılda bir yinelenen Genel Kültür Sınavlarını başarıyla vermek zorunda kalacaklar. Aksi takdirde bir üç yıl öğretmenlik yapamayacaklardır. İkinci kez kazanamayan öğretmenler öğretmenlikten alınacak çeşitli devlet dairelerinde memuriyete atanacaklardır. Sınavlarda üstün başarı elde edenlerse isterlerse yönetim kademelerine geçebileceklerdir.
  5. Öğretmenler yaz aylarında tatillerini geçirecekleri beldelerde geliştirici seminerlere katılacaklardır.
  6. Tarikatler, Anadolu’nun yoksul köylerini durmaksızın tarayarak en akıllı çocukları üniversiteyi okutma ve eğitimden sonra da iş sahibi yapma vaatleriyle aileden koparma uyanıklığını göstermektedirler. Yasaklandıkları halde tarikatlerin yine de gizliden öğrenci toplamaları durumunda tarikat üyelerinin toptan yargılanmaları ve cezalarının arttırılması yoluna gidilecektir.. Bununla birlikte ilkokulu bitirme sınavlarında başarıları üst düzey olan yoksul çocuklar yatılı yatısız devletin gözetiminde eğitimlerini göreceklerdir. Gerçekte tüm yoksul çocukların eğitiminde devlet katkısı esas olacaktır.
  7. İlahiyat fakülteleri, İmam Hatip okulları ve her türden dinî eğitim veren birimler kapatılacaktır. Emekliliği gelen bu okulların öğretim üyeleri, öğretmenleri emekli edilecek, emeklilik yaşı gelmeyenlerin emeklilikleri gelinceye kadar devlet dairelerinde istihdamı sağlanacaktır.
  8. Liseyi bitiren ve üniversiteye girmek isteyenler ilk aşama olarak Genel Kültür Sınavları’na gireceklerdir. Başarılı olanlardır ki ancak Üniversitelerin giriş sınavlarına katılma hakkını elde etmiş olacaklardır.
  9. Bir devlet dairesine girmek isteyen üniversite ya da lise çıkışlılar yine Genel Kültür Sınavı barajını aşmak zorunda kalacaklardır.
  10. İmamların ve müezzinlerin tamamı üç yılda bir genel kültür sınavlarına alınacaklardır. Sınavlarda başarılı olamayanlar imamlıktan alınıp başka görevlere verileceklerdir. 
  11. Kız erkek kimsesiz çocuklar doğumlarından başlayarak devletin çocukları olacaklar ve eğitimlerini ilkokul da dahil, kızlar sağlık, öğretmenlik gibi görevler için yetiştirilecekler, erkek çocuklarsa askeri okullara alınacaklar; başarılarına göre ordunun çeşitli kademelerinde görev yapacaklardır.
  1. Konut sorunu beş yıl içinde geri dönüşü olmaksızın kesin çözümlenecek.
  1. Türkiye dağlık, engebeli bir ülkedir. 767 bin kilometrekarelik alanı bakımından düzlük olmayan, ekime elverişli olmayan, kıraç, fakat yamaç evlerin yapımına uygun tepelik alanların haritası çıkarılacaktır.
  2. Türkiye bir deprem ülkesidir. Çok katlı betonarme evler, istedikleri kadar sağlam yapılmış olsun, çelik iskeletli olmadığı takdirde, hem elli altmış yıl içinde betonun ve demirin özelliğini yitirmesi bakımından hem de depremin kaç şiddetinde geleceği bilinemeyeceğinden (tahminlerle yol alınamaz) cinayettir.
  3. Çözüm: İnşaat malzemelerinin inanılmaz boyutlarda çeşitlenmesi ve her türlü ihtiyaca her açıdan cevap vermesi bakımından betonarme evlerden vazgeçip uzun ömürlü, mutlak sağlıklı, her türlü ihtiyaca cevap verecek tek katlı “Prefabrik Evler”in yapılmasıdır. Tek katlı, hiçbir şekilde müteahhite gereksinmeden ucuza mal edilecek modern evler. Deprem sekiz buçuk şiddetinde olsun ve eviniz beşik gibi sallansın. En çoğu bir süreliğine uykunuzdan olursunuz. Sonrasında uyumaya devam edin. Eviniz eskimez ancak siz öyle düşünüyorsunuz ve yeni hayat koşullarınıza göre yeni bir yapı istiyorsunuz. Planını ister siz çizin, isterse bir mimar ya da mühendisle birlikte çizimi gerçekleştirin ve fabrikaya sipariş verin ve en çok bir hafta içinde yeni evinize yerleşin.
  4. Türkiye müteahhitler ülkesi olmaktan kurtulsun. Biraz acı verebilir ancak inşaat sektörü bu nedenle oldukça büyük bir daralma gösterebiliir. Fakat konut bu ülkede sorun olmaktan çıkacaktır. Her yeni evlenen çifte bir armağan gibi yeni evi sunulacaktır. Türkiye ışıklı, tek katlı güneşli evleriyle gözalıcı bir ülke olacaktır.
  5. Kişiler yalnızca elektrik, su, kanalizasyon, metro, yol gibi alt yapı hizmetlerine bir miktar katkıda bulunacak ve fabrikanın betonarme evlerle kıyaslanamayacak ölçülerde ucuz maliyetlerini ödeyerek ev sahibi olacaklardır.
  6. Betonarme binalara tadilat ve yeniden yapım izni verilmeyecektir. O binalar yıkıldıkça yerlerine sözü edilen tek katlı prefabrik binalar inşa edilecektir.
  7. Arsa ofisleri çıkarılan konut haritaları sonucu tarihin çöplüğüne atılacaktır. Mücavir alan sınırları kavramı ortadan kalkacaktır.
  8. Prefabrik Ev” fabrikaları, Mimarlar ve Mühendisler odaları tarafından saptanıp İmar Bakanlığınca ülkenin tüm bölgelerinde kurulacaktır.
  9. Bütün bunlar planlı kalkınma aşamalarında gerçekleşecektir. Planlı kalkınmada İstanbul da içinde hiçbir kentin nüfusunun iki milyonu aşmaması sağlanacaktır. Konut haritası bu nedenle ayrıca bir önem kazanmaktadır. Sanayileşmenin ve yatırımların doğuya kaydırılması bunu kendiliğinden sağlayacaktır. Doğu ve Güneydoğu yaşanılası inanılmaz bölgeler haline getirilecektir. Bu uygulamalar sırasında “Hukukun Üstünlüğünün Ülkesi”nde kimsenin hakkının yenilmesi söz konusu olmayacaktır.
  10. Elektrik ve su ücretlerinin toplanması evlere hizmet götüren ve alt yapı hizmetlerini gerçekleştien belediyelerce yerine getirilecek ve belediyelerin bütçesine gelir kaydedilecektir.
  1. Enerji sorunu sona erecek.
  1. Her evin çatısına evin gereksinimlerini karşılayacak ölçülerde “Güneş Panelleri” zorunluluğu getirilecek. Maliyeti devlet destekli olarak taksitlendirilecek. Böylece konutlar kendi elektriklerini bütünüyle kendileri karşılamış olacaklar.
  2. Bu panellerin arızaları devletin ya da belediyelerin onarım ekiplerince hemen karşılanacak. Zaten ev şehir şebekesine de otomatik olarak bağlı olduğundan elektiriksiz kalma söz konusu olmayacak. Her ne olursa olsun paneli olan evlerden elektrik ücreti alınmayacak.
  3. Güneş Panelleri Fabrikaları” da ülkenin çeşitli bölgelerinde kurulacak, ithal edilmeleri söz konusu olmayacak.
  4. Böylece hidroelektirik santrallerinin ürettikleri kamunun ve sanayinin gereksinimlerini karşılamış olacak.
  5. Uzun kıyılara sahip Akdeniz ve Karadeniz’in durmayan dalgalarından ne ölçülerde elektrik elde edilebilir mühendisler araştıracaklar.
  6. Atom santralleri ne ölçülerde gereksinim, buna türk bilim insanları karar verecekler.
  1. İşsizliğin sonu gelecek.
  1. Bu, iş saatleri azaltılarak gerçekleştirilecek. Tüm insanlar iki vardiya halinde beşer saatten on saat ya da dörder saatten sekiz saat çalışacaklar. Ücretler, dünyanın tüm para birimlerinin ortalaması üzerinden her ay otomatik olarak değerlendirilip ödenecek. Devletin ya da Maliye Bakanlığı’nın saptaması diye bir durum söz konusu olmayacak.
  2. Ücretliler arasındaki gelir adaletsizliği kesinlikle kaldırılacak. Ücretlerden vergi dahil her türlü kesinti kaldırılacak.
  3. Ücretlerin değerlendirilmesinde ücretler arası uçurumun kapatılması yönünde bir yol izlenecek.
  4. Ücretlendirme bilim adamlarının ve Senatonun işbirliğiyle yeniden düzenlenecek ve cetveli çıkarılacak.
  5. Yetim aylıkları nasıl olmalı, yeniden değerlendirecek. Sözgelimi başka bir çözüm getirilmezse tüm yetim aylıkları asgari ücretin üstünde olmayacak. Bir milletvekilinin ya da senatörün yetimlerinin aylığı da asgari ücreti aşmayacaktır.
  6. Milletvekilleri bir dönem milletvekilliği yapınca ömür boyu milletvekilliği emekli aylığı alamayacaklar. Milletvekilliği süreleri genel çalışma süreleri kapsamı içinde olacak. Milletvekilliği ömür boyu garantili hayat olmaktan çıkarılacak.
  7. Ücretlere zam yüzde hesabıyla değil, seyyanen eşit miktarlarda yapılacak. Sözgelimi maaşlara yüzde 5 zam değil, herkese 300 lira zam gibi.
  1. Nüfus artışı kontrol altına alınacak. İstatistiki çalışmayla nüfusun azalması için kaç çocuk yapılması gerektiği hesaplanacak. Doğum kontrolü çalışmaları tüm hanelere uzanacak. Belki de geliri düşük ailelerin çocuk sayısının kaç olması gerektiği belirlenecek.
  1. Televizyon yayın sürelerine sınır getirilecek.
  1. Televizyon yayınları hafta içi akşam saat 6’da başlayıp 11’de sona erecek. Sabahları saat 9’da başlayıp 12’de bitecek.
  2. Türk televizyonlarının tüm Türk Cumhuriyetlerinde seyredilmesi açısından Türkçenin düzgün, doğru ve temiz kullanılması koşulu getirilecek, uymayanlar ya da başaramayanlar yayından men edilecek.
  3. Uzakdoğunun akıllara ziyan dövüş filmlerinin sinema ve televizyonlarda gösterimi yasaklanacak.
  4. TRT kapatılıp personeli diğer devlet dairelerine dağıtılacak. Sonra yeniden kurluuşu için ön çalışmalar yapılacak. Gerekirse yurtdışından, sözgelimi İngiliz Radyo Televizyon Kurumu BBC’den yardım talep edilecek. Yurtdışından gelenlerle bu işin yerli ustalarının birlikte kuruluş için yol haritası çıkarmaları sağlanacak.
  5. Önceden de değinildiği gibi Özerk olacak. Genel Kültür Sınavıyla yeni personelin alımı gerçekleşecek. Teknik kadrolarda görev yapacaklar bile Genel Kültür Sınavıyla alınacaklar. Sözleşmeli olarak dışarıdan birtakım kişilerin TRT’de geçici bir işte yer almaları Yönetim Kurulu kararıyla olacak.
  6. Personel alımında devletin hiçbir kurumunda olmayacağı gibi özellikle TRT’de herhangi bir ayrımcılık söz konusu olmayacak. Böyle bir ayrımcılık olasılığına karşı sürekli denetim ve soruşturma kapıları açık tutulacak.
  7. Kurumda sanat alanında yetkinliği olan kişilerden “Seçici Kurul” oluşturulacak. Bu kurul sözgelimi yabancı dizilerin alımında karar merci olacak. Yerli her tür film ya da dizilerin ya da belgesellerin senaryolarına onay verecek.
  8. Türkiye liglerinde oynanacak tüm karşılaşmaları sadece TRT yayınlayacak. Reklam gelirlerinin tamamı TRT’nin yaptığı harcamalar çıktıktan sonra olduğu gibi spor kulüplerine dağıtılmak üzere Gençlik ve Spor Bakanlığına aktarılacak. Hiçbir karşılaşma TRT kanallarında paralı olmayacak.
  1. Okey oyunu tüm ülkeden kaldırılarak insanların aptallaşmalarının önüne geçilecek.
  2. Nehir, göl ve deniz kıyılarındaki konutlar çanaklarının dışına aktarılacak. Her ırmak ve göl suyu içilecek ölçülerde temiz olacak. Kirletenler kesinlikle cezalandırılacaklar ya da aldığı ceza süresince nehir ve göllerin temizliğinde çalışacak. Ülkeyi bundan elli- yetmiş yıl önceki doğallığına kavuşturabilmek için neler yapılacağı araştırılacak.
  3. Özel teşebbüsün devlet garantili işletme hakları kaldırılacak (halkın ve devletin çıkarlarına aykırı uygulamalar olduğu için).
  4. Ayda on ya da yirmi lira gibi bir ücretle sınırsız cep telefonu, iş telefonu, kablolu kablosuz internet, kablolu televizyon hizmetlerinin tümü devlet eliyle karşılanacak.
  5. Hırsızlık, dolandırıcılık, istismar, rüşvet, adam kayırma, torpil, iftira gibi suçların cezalarının arttırılması konusunda Senato ve Meclis harekete geçecek.
  6. Geçmişin hesabı, suçun şahsiliği ilkesi gözardı edilmeksizin Cumhuriyetin kuruluşuna kadar gidilerek sorgulanacak. Mezardakiler bile yargılanacak. Tarihçilerce de tüm Türk tarihi yargılanacak.
  7. Araştırma ve Geliştirme çalışmaları kapsamında çevreye zarar veren sözgelimi deterjan gibi maddelerin yerine toprağın ve suyun organik yapısını bozmayacak, hatta gelişimleri için katkıda bulunacak yeni buluşlar için çaba harcanacak ve mutlak şekilde bir çözüme gidilecek.

DIŞ POLİTİKA

  1. Türk cumhuriyetleriyle birleşmek, aramızdaki sınırları bütünüyle kaldırmak için önce ülkede referandum yapılarak halkın oyu istenecek. Halk “evet” derse girişimlerde bulunulacak Türk devlet başkanlarına kendilerinin de referanduma gitmesi önerilecek. Onaylayan ülkelerle birleşme derhal gerçekleşecek.
  2. Komşu ülkelerin bütünüyle konfederasyona gitmek için önerilerde bulunulacak. Onlarla savunma işbirliği anlaşmaları yapılacak. Birlikte ortak pazar oluşturularak ticaret geliştirilecek. Ortak bankanın kuruluşu sağlanacak Avrupa Birliği gibi Ortadoğu Birliği’nin kuruluşu gerçekleştirilecek.
  3. Dünyanın hiçbir ülkesiyle ihtilaf içinde olunmama çabası sürdürülecek. Gerekçeleri ortaya koyarak üçüncü dünya ülkelerinden özür dilenecek. . Ülkeler arası haksız kazancın karşısında olacak hiçbir ülke kazanç kapısı görülerek sömürülmeyecek, kendimiz de sömürülmeyeceğiz.
  4. Birleşmiş milletlerdeki eşitsizliğin giderilmesi politikalarını destekleyecek gerekirse tüm dünyada kamuoyu yaratılmasını sağlamaya çalışacağız. Birleşmiş Milletlerin uluslararası her alanda en büyük güvence olması için çabalarımızı sürdüreceğiz.
  5. Taraf olmayacak, barışçı olacağız. Daima emperyalist politikaların karşısında olacağız. Bu tutumumuzu savaş karşıtı yollarla göstereceğiz.
  6. İthalat ihracat ilişkilerinde kendi ülkemizin kendine yeter olması anlayışı çerçevesinde ticari bağlantılar kuracağız.
  7. Ülkemiz için bir savaş tüm seçeneklerin tükenmesi sonucu gerçekleşecek bir eylem olacaktır. Halk savaş ihtimali nedeniyle hiçbir şekilde gerilime sokulmayacaktır.
  8. Savaş kararını (sınır ötesi) askerlik çağında çocukları olan meclis üyeleri verecekler. Askerlik çağında çocukları ve birinci dereceden yakınlarının çocukları cephe gerisinde değil kayırma olmaksızın cephede savaşa katılacaklardır.

UNUTULMAMALIDIR Kİ Birinci Dünya Savaşı’ndan yenik ve bitik ve bitkin çıkan bir Anadolu, üstüne bir de Kurtuluş Savaşı verdikten sonra, sıfır sanayi bir ülkede kendi motorunu üretti uçak ve otomobilini yaptı. Şimdi bazı hesapçılar, aç gözlü hainler şöyle bir soru yöneltecekler: Tüm bunlar için parayı nereden bulacaksın? Sorulması muhtemel bu sorunun altında ille de bir tarafa bağlı olmayı zorunluluk olarak görme var. Çünkü bu soruyu yöneltenin yapısında, yapısının temel taşlarında, inançsızlık, kurnazlık, hesapçılık ve emperyalizmle işbirliği ya da emperyalizm uşaklığı yatmaktadır.

Halil İbrahim BALKAŞ

Bu yazı, gelişen fikirlerle güncellenecektir.